8.12.15

Bırakalım Dağınık Kalsın..

çünkü yine dağıldı. 
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                       13.11.15/

(21:32)
Her şey Sofar’dan Salon’a etkinliğinde keşfettiğim Deniz Tekin’i dinlememle başladı. Öyle bir ses ki, 18 yaşındaki bir kızdan Ahmet Kaya dinliyorsunuz ve yadırgamıyorsunuz.. öyle düşünün.
İşte benim bünyem bu sesle birlikte bağışıklığını kırıverdi. Çok fena bir alışkanlığın orta yerine düştüm.  

(22:01)
Hiç üstünden ayları hatta yılları devirdiğiniz bir an’ı dün gibi hatırladığınız oldu mu? Ama anımsamak değil.. sanki şuan yaşıyormuş gibi hissetmekten bahsediyorum.

hep Deniz Tekin yüzünden..

(23:52)
Yazıp silmekten bitap düştüğüm saatlerin bilmemkaçındayım. Boş bir sayfayı önüme alıp oturduğum saatin üstünden çok geçti. Ama hala bazı kelimeleri söylemeden derdimi anlatmanın yolunu bulamadım. olmayacak deyip boş mu versem, yoksa ‘Sezenler Olmuş’u dinleyip kendime bir şans daha mı versem bilemedim.

(00:00)
Kafamı geriye çevirdiğimde, başım dönüyor demiştim günün birinde. Arada sırada doğru laflar da dökülüyor ağzımdan, şaşırtıcı.

Bakıyorum da.. suçu başkalarına attığım bazı hataları yaşamama sebep olmuşum. Ya da kabul edemediğim şansların altında ezilmişim. Belki de fark edemediğim bir Disney masalının orta yerinde sıkışıp kalmışım..

(01:47)
Ama ne var biliyor musunuz, ne fark ettim. Tüm bu varsayımlar.. hepsi, beni  Ahmet Kaya’nın o meşhur şarkısının şu dizesine getirip sırt üstü yere atıyor:

‘kederli bir akşam içmişiz, sarhoşuz hepsi bu.'

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder