En sevdiğim saatler kahvaltı
saatleridir.. hele bir de Cumartesi- Pazar olsun kahvaltı hayaliyle uykuya
dalarım. Akşamdan kafamda envai çeşit kahvaltılıklar.. peynirler zeytinler
falan filan.. sıralanır durur.. bi de yanında simit varsa.. işte benim muhteşem
kahvaltım, rüyamda bile..
Sadece haftasonları mı kahvaltı
edersin sen? diye soranları duyar gibiyim. Tabi ki hayır. Sırf kahvaltı
edebilmek için sabahın köründe uyanırım, kargalarla inatlaşır gibi. Bi güzel
keyifli keyifli kahvaltımı yaparım, çayımın dibine vururum. Öyle okuldu işti
falan engelleyemez, peynirimi domatesimi..
O değil, hadi ben birazcık
deliyimdir bu konuda, var bi şapşallık. Ama gel gör ki arkadaşlarımda öyle..
insan her buluşmasında mı kahvaltıya gider yahu.. İstanbul kazan biz kepçe her
yerde ne çeşit kahvaltı mevcut bilincindeyiz, o derece psikopattık bir ara. Nerede
açık büfe nerede serpme biliriz. bu ara sabahtan geceye doğru kaysa da buluşma
saatlerimiz, kahvaltı her daim yerini korumakta tüm ihtişamıyla. Ee cemal
süreya ne demiş.. "Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem/ Ama
kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı".. ben bu adamı pek bi severim..
sevdiğim insanları da sorgusuz sualsiz dinlerim.. daha da üstüne bir şey demem..
Buraya nereden geldin.. bu yol
nereye gider.. diyorsanız.. açıklıyorum..
Yukarıda yaptığım açıklamaları
göz önünde bulunduracak olursak.. geçenlerde film almak için öyle boş boş dvd rafları
arasında gezinirken.. -aklımda bi film vardı sanırım, şimdi hatırlayamadım- işte
onu ararken bi baktım üst sağ köşeden tanıdık bi sözcük.. kocaman yazılarla gözüme gözüme dik dik
bakan... bi adet kahvaltı kulübü.. ee pek bi kulüp meraklısı olan ben –kaybedenlere
de pek bi ısınmıştım- tamlamanın başında kahvaltıyı da görünce havada kaptım
haliyle :)
Ve.. bugüne de izlemesi kısmetmiş..
'The Breakfast Club'
“.. ve üzerlerine tükürdüğün bu
çocuklar, dünyalarını değiştirmeye çalışırken senin danışmanlığından
muaftırlar.
ve yaşadıkları şeyin ne
olduğunun oldukça farkındaydılar..” David Bowie
24 Mart 1984 Cumartesi/ Shermer
lisesi kütüphanesi
Beş farklı (garip) kişilik saat
7.00de artık bir aradadırlar. İlk başlarda birbirine tahammül edemeyen bu
topluluk.. saat 4’ü zorlarken kendilerine bile itiraf edemediklerini ortaya
koymuş olacaklardır.
“diğer insanların gözünde onlar
bir sporcu, bir anarşist, bir sarışın, bir inek ve bir entel. Ama kendi
içlerinde onlar her zaman Kahvaltı Kulübü olarak kalacak”
dipnot*: eski filmleri sevdiğimi
bıkmadan usanmadan hep dile getirdim.. ama yine de yeniliyorum.. 80lerin 90ların sinemasını seviyorum 50sini
de 60ını da 70ini de.. ayırt etmeksizin.... eski olan her şeyi sevdiğim gibi
onların da sararmışlıklarına kapılıyorum işte… bu da öyle bir şey..
dipnot**: bugünlerde daha çok yapılmaya
çalışılan toplumsal içerikli mesajlar veren filmler, diziler görüyoruz, ve
yeterince bıkmış durumdayız. En azından benim böyle yapımlara tahammülüm
kalmadı artık. Hatta diyorum ki biri çıksa da bu toplumsal içerik olayını böyle
insanların gözüne soka soka yapılmayacağını söylese diye bekliyorum, tüm
sabırsızlığımla.. neyse işte.. o tarz filmleri yapan dahi insanlara sesleniyorum
naçizane.. o önemli işlerinizden
kafanızı bi an kaldırıp, tozlu raflardan bu filmi bi alın elinize, izleyin bi
ders edinin.. belki işe yarar.. *John Hughes’ saygılar..
dipnot***: işte birkaç sevdiğim
sahnelerin varlığından bahsedeceğim.. olur da bi izleyen vardır beni anlar:)
ilk sahnem ıslık sahnesi^^ ikinci sahnem öğle yemeğindeki karmaşık durumlar..
üçüncüsü ise “ben esir sen esrar” sahnesi ve o buram buram seksenler kokan muhteşem dans
gösterileri… he bir de şey vardı… saat
4ü vurmak üzereyken artık hepsi dökülmüş sinirler alt üst durumda iken..
gülüyorlar ya anlamsız anlamsız.. çok sevdim ben orayı ya^^
dipnot****: bence bi dinle^^
özlüsöz*: “büyüdüğün zaman,
kalbin ölüverir”
E.
ayy elifcimm!!! bu film ya ahh! o kadar güzel ki!
YanıtlaSilçok severim süper ni nostalji oldu benim için biliyo musun ay..
ve kahvaltı en sevdiğim öğün. simitlisi ımm.
cemal süreya ayrı tabi. ne güzel söylemiş be!
dansıyla kıyafetleriyle müzikleriyle... tam bi nostalji gerçekten^^
Silkahvaltıyı sevmeyen var mı Mia'm ya.. güzel bi kahvaltıya hayır diyen gözüme gözükmesin:D
cemal süreya çok başkadır..çok..