16.3.13

Hangisi önce geldi.. müzik mi?

Yoksa.. takvimlerin arasına sıkışmış zaman mı?

Hadi biraz nostalji yapalım.. biz 90lar çocuklarıyız.. 80lerin o hippi havasından çıkmış yarı rock’n roll..

Plakların yanında yeşeren kasetlerin çocuklarıyız.. B yüzü şarkılarını her zaman A yüzü şarkılarına değiştiğim dönemlerden bahsediyorum.. şarkı sözlerini ezberleyebilmek için kaseti ileri geri sara sara canını çıkarttığım zamanlar.. bir de derleme kaset yapma olayı vardı o zamanlar tabi böyle internetten istediğini dinleme falan nerdee.. ama itiraf etmeliyim ki ben hiç derleme kaset doldurtmadım.. ya sevdiğim kasetleri aldım baştan sona defalarca dinledim ya da radyo başında bekledim ^^ anlaşılan kolaya kaçmamışım hiç..

Şimdi dönüp bakıyorum da ben taa o zamanlar da bulunduğu yılın müziklerinden çok geçmiş zamanların müzikleriyle ilgileniyormuşum.. hep bi doyumsuzluk hep bi olduğu zamandan memnun olamama halleri..

mesela MJ’nin hala en çok dinlediğim albümü Thriller.. en sevdiğim şarkısı Beat It.. yıl 1982.. sanki tüm çocukluğum tüm gençliğim bu şarkıyla geçti gibi..

sadece müzik mi? yoo..
mesela en sevdiğim filmlerden biridir Back to Future.. off ne çok izlerdik kuzenimle.. tüm aile fertleri Emmett Brown’dan nefret ederken biz Marty’i ne çok kıskanırdık.. yıl 1985.. onların geleceğe dönüşleri aslında benim şimdiki zamanımdı ama ben nedense hiç öyle bakmadım.. sanırım benim 90larım yarı 80ler aslında.. yarı geçmiş yarı bugünü yaşadığım her günüm gibi..

Antika mı dersin nostalji mi yoksa şimdilerdeki popüler adıyla vintage mı? .. fark etmez aslında.. ben bunların hiç birini diyemiyorum.. müziklerin filmlerin yapım/çekim yılları yok benim için.. benim için dinlediğim yıl var.. izlediğim yıl var.. o zamanlardaki ben var.. yanımda olanlar, yaşadıklarım.. gözümü kapattığımda beliren kareler var.. zamansız olarak nitelendirdiğim aslında zamanın kendisi var..


                                                                                                                              'High Fidelity'

Bir de geçenlerde yarım bıraktığım bi filmi bugün bitirmem var.. aslında tüm bunları söylememe sebep kendi kendine konuşan bi John Cusack var.. High Fidelity’den bahsediyorum (harika çevirisi(!): Sensiz Olmaz).. kafası karışmış bir adam var.. bir de bir dükkan dolusu müzik..

dipnot*: film 2000 yapımıymış.. benim için 90lar.. sanırım zamanlama konusunda bi 10yıl geriden gidiyorum..

dipnot**: o kadar çok müzik var ki.. seçmek çok zor ama.. film bitince akılda kalan ilk müziktir senin için esas olan.. benim esasımsa bu: tıktık^^

E.

2 yorum:

  1. sinema ekürimle bir filme gidip, filmin çıkışında bu şarkı kimin öğrelim diye şarkıyı unutmamak adına günlerce tekrarlayıp bulamamıştık.

    Ardından bir başka yerde,yanılmıyorsam bir kafede duyup birbirimize bakıp arkadaşımın kasadakine sormasıyla ne olduğunu öğrenmiştik.

    Onu anımsadım şu an :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aynı olay kaç kez başıma geldi.. sayısını bile hatırlamıyorum düşün:))

      Sil