25.11.14

Nostalji vurdu a dostlar..

Ben beni bildim bileli 70s-80s-90s üçlemesinde retro bir hayat sürer giderim.. müzik olsun, film olsun, moda olsun fark etmez. (bu arada benden ilk defa moda lafını duyduğunuza yemin edebilirim.)

Dün sineterapi için ne yazsam ne yazsam diye düşünürken, kendimi The Breakfast Club (Kahvaltı Kulübü) izlerken buldum. 85 yapımı film beni yine düşürdü geçmişin tuzağına. Tüm gün 80ler müziğini dinlememin ardından; bugün de ofiste tüm gün 70ler dinledim. Kendimi hippi olarak ilan etmeme ramak kalmıştı ki.. bir arkadaşımın ‘How To Make AnAmerican Quilt’ eleştirisiyle Winona Ryder’ı hatırlayıverdim.

*Winona Ryder’ın kleptoman olduğunu öğrendiğimde çok üzülmüştüm. O yaşta ne anladım acaba da bu kadar üzdü ve etkiledi beni bilmiyorum. Hem zaten ne işim var benim Winona’yla o yaşta. İzlesene kızım tom&jerry, şirinler falan.. işte o zamanlardan belliymiş benim şimdiki halim.


Winona Ryder bir zamanlar Johnny Deep’le birlikteydi falan filan derken.. 90ların magazinin de dolanmaya başlamıştım ki.. aklıma bir anda en sevdiğim film Reality Bites geldi. (ekbilgi: Ethan Hawke’ın canlandırdığı Troy Dyer’a aşık olmayayım da kime olayım?) Oydu buydu şuydu derken… kendimi 90ların o renkli dünyasına bırakıverdim gitti.

*Çocukluğuma dair hatırladığım şeyler bazen bölük bölük, sanki önceden izlediğim bir filmin bazı sahnelerini kesik kesik hatırlamak gibi. Bazı görüntüler çok net o ayrı. Mesela bazı akşamlar, ardı ardına Back to The Future I-II-III verirlerdi. Annemle teyzemin ‘yine mi o beyaz saçlı deli adam’ isyanlarına rağmen; kuzenimle sanki ilk defa izliyormuş gibi yine yeniden izlerdik. 'Biz Marty Mcfly’ı Yekta Kopan sesiyle dinleyerek büyüdük arkadaş!!' diye böbürlenir dururuz hala..

*Yıl olmuş 2014, ben hala çok sevdiğim 90lar Pop dinlerim. Ee tabii sahip olduğum derin repertuardan bahsetmeden bu dosyayı kapamadan olmaz. Hafızamın bazen balıklarla yarıştığını düşündüğüm şu yıllarda bile, sorun bana Oya&Bora’yı sorun bana İzel&Çelik&Ercan’ı bakın nasıl şakıyorum… (o değil de hala şaşarım; 7-8 yaşlarında ‘cartel bir numara en büyük..’ diye en ufak bir satır atlamadan tüm şarkıyı söylerdim, almanca kısımlar hariç. Rap ya bu rap! Az manyak değilmişim..)

İşte böyle.. şimdiki çocuklara bakıyorum da. Çok şanslıymışız biz yaa!!


O zaman sıradaki parçamız, 90lardan uzaklaşamayanlara, mutsuzluğun kışına ulaşanlara gelsin: dinle!

E.

4 yorum:

  1. Aayy elif'immm!!

    Oncelikle
    Blogunu actigimda yeni yazi goruyim diye bu yaziyi yazman beni coook mutlu etti ya sen ne kadar tatlisin!

    Bu yazi da tam benlik olmus hatta "tam ben"
    Olmus! Beni ve eskiye olan askimi, 90lara ilgimi ve 90lar sarkilarini ne kadar aevdigimi bilirsin..

    Cidden biz cok sansliydik!

    Ayrica yekta kopan sesiyle buyuduk hakkaten ahahah

    Bu arada oya&bora'nin
    Bir onceki grup adi "grup denk"ken yaptiklari "tasviri sikayet" sarjisini coook severim :)

    Ya inanmiyorum reality bites filmini daha gecen gun indirdim
    Ve hemen izlicem
    😍

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Miaaa'm:))
      Biliyorum senin de 90lar aşkını bilmem mini..
      Aaaa ama ben o şarkıyı bilmiyorum hemen dinlicim..

      Hemen izle Reality Bites'ı hemeeen ve yorumunu merakla bekliyor olacağım:))

      Sil
  2. ayyyyyy duur bek tu dı fütçuyr oleeeeey çok seyrettim yaaaa ha haaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Izlemeyeni ve deloran hayali kurmayını çocukluğunu yaşamış saymam ben:)) hala sever hala izlerim :D

      Sil