Çatışmıyorlar
arkadaşım, direniyorlar!
Ne
Ankaraymış arkadaş.. bana kendini sevdire sevdire bitiremedi. Biri bana deseydi
ki şu soğuk şehri seveceksin, asla inanmazdım. Gel gör ki şimdi bırak sevmeyi,
özlemişim la.. bildiğin sakaryadaki rakı sofrasını, behzatın o yeşil koltuğunu,
harunun küfürlerini, hayaletin aşkını, tahsini, edayı, akbabayı, ercüment
çözeri ve tabii ki amirimi.. bildiğin baya baya özlemişim işte.
..bizi
ayıranlar utansın!
“Evet batman
çekiyoruz. Bu ülkede böyle şeyler olmaz ki, ben fantastik şeyler yazdım” demiş
kendi kendine Ercan Mehmet Erdem; sonra ne mi olmuş. Tüm bu olanlar işte.. Ankara
yanıyor demiş. İlk korun İstanbul’a düştüğünü hatırlatmama gerek yok sanırım.. hatırlatma unutulan şeyler için yapılır gerçi. Unuttuk mu peki biz olanları? Asla!
'BehzatÇ Ankara Yanıyor'
Bugün
filmi izlerken acayip bir burukluk sardı içimi, biraz da öfke. Bu kadar
gerçekçi olduğu içindi belki de, belki cinayet
büroyu fazla benimsediğim içindi.. kim bilir. Ama olan şu ki.. o atılan gaz
bombaları, biber gazları amirimin olduğu kadar benim de gözümü yaşarttı be, çıktı ya yalın ayak sokağa. heh işte ben de bazen kendimi yalın ayak sokakta öylece duran amirim gibi hissediyorum, umudunu kaybetmiş. Peki buzdolabındaki o şişe şişe bomontiye ne demeli.. o malum 22'den sonraya en hakiki cevap değil miydi o?
Ayrıca..
amirimin koltuğuna oturan o kılıksız adamı, yanındaki malum bıyıklıyı her gördüğünde
yumruğunu sıkıp, tırnağını etine geçirmeyen.. kusura bakmasın da bizden değildir.!
Eski
bir arkadaşını görmüşçesine mutlu ayrıldım ben bugün atlas’ın o büyük
salonundan. Her cuma evimde o mavi çekimleriyle izlediğim behzat gibi değildi
belki; daha çok aksiyondu, daha çok hareketti. Ama öyle özlemişim ki.. öyle ki..
onları bir kez daha görmek, bana bir kez daha la Ankara bir başka! dedirtti..
Şimdi ne denir ki sana. şu
kara şehri de sevdim ya.. ağzımda zor tuttuğum küfürleri sen bağırıp çağırdın
ya.. korkmadın ya.. sana ne desem eksik kalır.. ne desem az.
“bataklıkta
dans ediyoruz. bataklıkta olduğumuzu hatırlatanları boğarak. kıyametin tek
adaleti, herkes için kopması” demişsin ya. Haklısın be Emrah Serbes. belki
adalet anca o zaman yüzünü gösterir bize..
Şimdi
doğru söze ne denir..
Kaos
iyidir geliştirir..
E.
Ben de bugün izledim kelimelerme tercüman olmuşsun :) harikaydı bi'daha çeksinlrr diye defalarca izleyebilirim o kadar hasret kalmışım. Dediğin gibi bizi ayiranlar utansın...
YanıtlaSiltekrar tekrar.. televizyonda olmuyorsa beyaz perdede izlemeye devam edelim biz böyle. güzel olur:) hiç şikayet etmem..
Sil