Deneme bir ki.. ses deneme.. tekrar merhaba blog dünyası ben
elif!
Geçen yıl ekim ayında başlatmış
ilk meydan okumayı, zihninarkasokakları. Bu kadar zamanın geçtiğini düşünmemiştim. Neyse.. Çoğu blog arkadaşım bu meydan
okumalara katıldı ama benim devam sorunum olduğu için hiç kalkışmadım bu işe. Ama
hem kitap hem de müzik meydan okumasını hep takip ettim. Okuması da yazması kadar zevkliydi..
Geçen gün bir baktım. Bir de ne
göreyim.. yeni bir meydan okuması daha. Hem de filmler üstüne. Bu kez
suskunluğumu bozup ben de varım demek istedim. Ve buradayım. Her gün düzenli
olarak yapamayacağımı düşünsem de olduğu kadar diyorum ve başlıyorum:)
Bugün 4. Gün!
1.Gün: En az sevdiğiniz film
hangisi?
Aslına bakarsanız sevdiğim
filmler kadar sevmediklerimle dolu bir listem var. Ama tüm sorular için tek bir
cevap vereceğim hep, ve o da aklıma ilk gelen şey olacak. (başka türlü bu meydan
okumanın altından kalkamam:))
Vee cevabımı veriyorum… İncir
Reçeli!
Türk filmleriyle hep ilişkimi
biraz mesafeli tutmuşumdur. Ancak bu demek değildir ki türk filmlerini sevmem,
asla sevmeyi geçtiğim bayıldığım birçok film var. Fakat bu kesinlikle İncir
Reçeli olamaz. 2.si de çıktı galiba, onun hakkında hiçbir fikrim yok. Ama bence
zaman kaybı filmler arasına yüksek sıralardan girer bu film. Sabahları kahvaltıya
incir reçeli olmadan oturan filmin fanları, üzgünüm..
2. Gün: En son izlediğiniz film
hangisi?
Yaklaşık yarım saat önce
bitirdiğim. ‘Meeting the Fockers’(Zor Baba ve Dünür)
İki gün önce eğlenceli bir film
izlesem, ne izlesem diye düşünürken aklıma ‘Meeting the Parents’(Zor Baba)
geliverdi. Robert De Niro’ya her ne kadar Taxi Driver’da hayran olsam da, ya da
Don Vito Corleone olarak sevsek de, ben komedi filmlerinde bu adamı çok
seviyorum. Böyle asabi, yakışıklı, biraz ukala baba figürü Robert De Niro kadar
kimseye bu kadar yakışmıyor.
Filme gelince, iki film de çok eğlenceliydi. Ama tüm seri filmlerin kaderi olan bir gerçek de var ki, ilk film her zaman en iyisidir!
3. Gün: En sevdiğiniz aksiyon/
macera filmi oyuncusu kim?
Ooo en zor yerden geldi bu soru.
En uzak olduğum film türü desem yalan olmaz. (Korku’da sonra..)
Çok başarısız olduğum bir türdür
aksiyon/ macera, bana en son bu türde hangi filmi izledin desen ona cevap
verecek kadar bile anlamıyorum bu türü. Yüksek ihtimal, arkadaşlarıma eşlik
etmek için sinemada izlemişimdir. Ama garip bir şekilde izlerken keyif aldığım
bu tür, özellikle izlemek istediğim filmler arasında pek yer almaz.
Evde kendi kendime izlediğimi
hatırladığım aksiyon filmi deyince aklıma gelen ilk film ‘Wanted’. Ama bence
James McAvoy aksiyon filminden ziyade, 16.yüzyıl İngilteresine ait. O yüzden bunu
pas geçiyorum..
Hımm.. şimdi düşününce aklıma Zor
Ölüm geliyor.. Bruce Wills olabilir belki derken.. gece saatlerinde televizyonda
kuzenlerimle izlediğim tüm aksiyon filmlerini hatırlamaya başladım. Cehennem
Silahı, Terminatör (hem de tüm filmleri).. karanlık bir televizyon geçmişim
olduğunu daha önce söylemiş miydim?
Eveet.. Buldum galiba.. Danzel
Washington diyorum! The Pelican Brief, Training Day, Man On Fire, American
Gangster ve tabii ki Deja Vu. Bu filmlerin hepsini Danzel Washington için
izlediğimi düşünürsek bu sorunun cevabı kesinlikle o olmalı diyorum. (bir
itiraf: Training Day’i Ethan Hawke için izlemiştim.)
4. Gün: En sevdiğiniz korku filmi
hangisi?
En çok korktuğum soru da geldi
çattı. Bundan sonrası daha rahat geçecek diye düşüyorum.
Çocukken ben uyuduktan sonra
annem Alfred Hitchcock filmleri izlerdi. Tabi bazen ben uyuyor taklidi de
yapıyor olabilirim o sürede. Kim bilir..
Yani benim korku filmi seanslarım
yorgan altından dışarıyı görmek için ufak bir boşluk yaratıp, tek gözümle
izlemeye çalıştığım çocukluk zamanlarımda başladı. Sonra bir gün, her gün rutin
olarak gidip akide şekeri aldığım yan komşumuzun Almanya’dan torunları geldi. Ve
bir gün beni çağırdılar, ‘hadi gel korku filmi izlicez!’ Bir gittim ki, mahallenin
çocukları bir odaya toplaşmış, perdeler çekilmiş. Ee ben de gelince başlattık
filmi. ‘Chucky’
Çok korkmuştum. Bir daha hiç
Chucky izleyemedim. Hatta uzun yıllar korku filminin kıyısına bile uğramadım. Kuzenim
bir gün ‘film aldım köşedeki tezgahtan, hadi izleyelim!’ (tabii o zamanlar
torrent yok, online izlemek yok. baya korsan vcd alıyoruz.) dediğinde, korku
filmi diyetimin biteceğini hiç düşünmemiştim. ‘The Ring’i izledik ve ben
sandığım kadar korkmadım. Aksine keyif aldım. Ama hala çoğu kült korku filmini
izlememişimdir, Chucky’i hiç söylemiyorum bile:)
Neyse, sorunun cevabına
gelirsem.. emin olamıyorum. 6 yaşındaki Elif’e güvenip Chucky mi desem, yoksa The Ring mi
bilemiyorum. Karar siz korku filmi severlerin olsun:D
Bugünlük bu kadar, diğer soruları
cevaplamak için sabırsızlıkla bekliyor olacağım.. içinizde ölmeyen çocuğun 23
Nisan’ı kutlu olsun!
Halka'nın orjinal Japonya yapımını izlediğimde akşam uyuyamamıştım :D Utanarak söylüyorum.
YanıtlaSilorjinalini izlememiştim ben.. kanıma girme şimdi:) izlesem mi acaba..??
SilHoşgeldin Elif! Sensiz bu meydan okuma eksik olurdu ;)
YanıtlaSilBir ben mi tuhafım?! Neden korku/gerilim en sevdiğim tür, bilemiyorum :) Yine bir Ethan Hawke sıkıştırılmış yukarlara, gözümden kaçmadı.
Bu akşama film bulamamıştım, hemmen Zor Baba'yı açtım, sana güvenerek. Bakalım nasıl çıkacak...
hehehe geriden gelsem de tamamlayacağım bu meydan okumayı:)
SilEthan Hawke tabii ki!! :D
Zor Baba'yı beğendin mi?? merak ettim..
Eveet çok beğendim hem de :) teşekkürler
Sil